Türkiye’nin 150 milyar $’ını cebine attı
GYİAD Başkanı Pınar Eczacıbaşı, yabancı yatırımcının neye ve nasıl geldiğinin önemli olduğunu vurgulayarak, “Yabancı rantiye Türkiye’den 150 milyar $’ı cebine koydu
30 bin kişilik istihdamı yöneten ve toplam 6 milyar doların üzerinde ciroya sahip Genç Yöneticiler ve İşadamları Derneği’nin (GYİAD) Başkanı Pınar Eczacıbaşı, ekonomideki yabancılaşmayla ilgili olarak ilginç tespitlerde bulundu.
Eczacıbaşı, yabancı yatırımcının neye ve nasıl geldiğinin önemli olduğunu vurgulayarak, “Mevcut durumda yabancılar Türkiye’nin en iyi şirketlerine yüzde 50 ortak oluyor ya da önemli kuruluşları tümüyle ele geçiriyor” diye konuştu.
Pınar Eczacıbaşı, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ben finans sektöründeki yabancı payını olumlu karşılıyorum. Teknoloji ve yenilik getirecek, istihdam yaratacak ve mevcuda değil yeni projeler üretmek üzere ülkeye gelecek yabancı sermayeye ihtiyaç var. Dövizle gelip, bunu bozdurup Hazine bonosuna yatırım yaparak tümüyle rant oluşturan bu deli paraya Türkiye’nin ihtiyacı olmamalı. Türkiye’den son birkaç yılda nerdeyse 150 milyar dolarlık çok büyük bir kaynak bu rantla yabancıların cebine girdi. Bu bir facia. Eğer ekonomi böyle giderse bu deli para gelecek yıllarda da en az 150 milyar dolar ***ürecek demektir Türkiye’nin ulusal zenginliğinden. Deli para diyorum ama kendileri için çok akıllı olanı yapıyorlar. Gerçekten bizim için de akıllı olacak yabancı paraya ihtiyaç var. Biz sıfırdan gelip yatırım yapacak yabancılar istiyoruz.”
İş dünyası daha cesur olmalı
Pınar Eczacıbaşı, Türkiye’de ekonomi ve siyaset cephesinde yaşanan güncel gelişmeler karşısında duyarsız kalmanın mümkün olmadığını belirterek, iş adamlarını, iş kadınlarını ve profesyonel üst düzey yöneticileri ülke meselelerine daha cesaretle sahip çıkmaya çağırdı.
Eczacıbaşı, bugün ortaya çıkan resimde işadamlarının siyasete çok mesafeli durmalarının da payının önemli olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bana göre işadamlarının ekonomide, iç politikada, demokrasiyle ilgili tartışma konularında, AB ilişkilerinde dengeli bir şekilde siyasete daha yakın olmalarında büyük yarar var. Bu iş böyle gitmez demekle olmuyor. Bence bu iş böyle de gitmeye devam eder, eğer işadamları da ellerini taşın altına sokmazlarsa. Eleştiri mekanizmalarının işlemesi gerekiyor. Negatifi de pozitifi de dengeli eleştiren bir yaklaşım benimsenmeli. Korkarak, çekinerek hiçbir yere varamayız.”